İnsan Kaynakları Yönetiminin Önemi
Geleneksel "personel"den bu yana uzun bir yol kat eden İK, şirketlerin çalışanları işe almada, çalışan bağlılığını sağlamada ve çalışanların büyümeleri ile gelişmelerini desteklemede başarılı olmalarına yardımcı olan kritik bir iş işlevidir.
Peki, insan kaynakları yönetiminin önemini ne kadar iyi biliyorsunuz?
İşte insan kaynaklarının önemi
İpucu
İnsan Kaynakları Danışmanlığı yaklaşımımızı, danışmanlık sürecimizin detayları ve bu hizmetimizin püf noktalarının açıklandığı İnsan Kaynaklar Danışmanlığı sayfamız ilginizi çekecektir.
İnsan Kaynaklarının Önemi
İnsan Kaynakları Yönetimi (İKY), insan kaynağının edinilmesi, geliştirilmesi, kullanılması ve çalışanları şyerinde tutmaya yönelik modern bir yaklaşımdır.
İnsan kaynakları geliştirme odaklıdır. Her seviyedeki yöneticileri ilgilendiren bir konudur ve çalışanların katılımı, performansı ve büyümesi için alan sağlar. Günümüzde birçok şirket, İKY'yi personel yönetimine tercih eder çünkü İKY, uzmanlardan oluşan kaliteli ekibin sürdürülmesinde hayati bir rol oynar. Ayrıca, aşağıda tartışılacak olan birkaç önemi vardır.
İnsan kaynakları yönetiminin önemine ayrıca aşağıdaki maddeleri de örnek verebiliriz;
- İK, Sonuçlara Katkı Sağlar
- İK, Bağlı Bir İş Gücünün Geliştirilmesine Yardımcı Olur
- İK, Çalışanlarla Güçlü İlişkiler Kurar
- İK, İşe Alım ve Çalışanların Yerleştirilmesini Sağlar
- İK Şirketin Büyümesine Destek Olur
İnsan Kaynakları Projeleri
İnsan kaynakları yönetiminin her geçen gün biraz daha ortaya çıktığı bir gerçek. Biz de Albert Solino olarak öncelikle mevcut durum analizi yaparak işe başlıyoruz. Böylece sorunları teşhis edip IK Organizasyonu süreçlerini tasarlayarak projemize başlıyoruz. Müşteriye özel çözümler üreterek tasarımlar yapıyoruz ve sorunlarını çözmek için sistemler kuruyoruz. Bunların beraberinde, müşterilerimizi özel çözüm önerilerinde bulunuyoruz.
Uçtan uca İnsan Kaynakları yapısı kuracak şekilde hizmet portföyümüz bulunmaktadır. Bu portföy ise şu hizmetlerden oluşmaktadır:
- organizasyon tasarımı,
- görev tanımlarının oluşturulması,
- yetkinlik matrisi ile birlikte bireysel performans sistemleri tasarımı ve gelişim süreçlerinin tasarımı,
- çalışan deneyimi kapsamında çalışan memnuniyet ölçümleri,
- işveren marka stratejileri,
- işveren marka algısı ölçümleri,
- kariyer yol haritaları,
- lider yetiştirme programları gibi projeler gerçekleştiriyoruz.
Bireysel Performans sistemi kurduğumuz bir projeyi örnek verebiliriz. Takdir edersiniz ki çok farklı sektörlerden çok farklı vizyonlara sahip şirketlerle çalışıyoruz. Bir gün bir müşterimiz büyüme sancıları içerisindeyken sürdürülebilir yapı kurma ihtiyacı içerisinde bizlerle iletişime geçti ve sürece başladık. Bir gün yönetimden değerli bir kişi “insan kaynaklarına inanmıyorum” dedi. Bir süre toplantı odasında herkes birbirine baktı. Sonra biz Albert Solino olarak insan kaynaklarının şirketler için öneminden, ürünlerimizin, hizmetlerimizin ana girdisinin insan olduğundan bahsettik. Artık geçmiş yıllardaki çalışan profillerinin yerine işi seçen, kariyer haritalarını önüne seren ve “Ben şirkete ne katabilirim? Şirket bana ne katabilir?” mottosu ile ilerleyen bir dünyada olduğumuzu konuştuk. Toplantının sonunda, aslında ikna etme ihtiyacı değil, insani noktamızı hep beraber düşünmeye sevk eden bir an yaşandı. Öncelikle yetkinlik bazlı performans yönetimi kurduk, çünkü burada şirketin çalışan profilini iyi analiz etmemiz gerekir. Aradan bir yıl sonra altyapısını ilk günden kurduğumuz KPI bazlı bireysel performans sistemi ile birleştirdik. Tabii ki bunlarla birlikte performans ile birlikte eğitim takvimleri, yetkinlik matrisleri, ödül öneri sistemlerini de şirket kültürüne adapte ettik.
Bir proje örneği olarak da işveren markası stratejilerinden bahsetmemiz gerekirse;
Dünyada en çok çalışılmak istenen kurum olmak mottosu ile işveren marka stratejilerinin güçlü olduğu birçok kurum günümüzde yer almakta ve birçok kurum aslında bu konuya eğilmektedir.
Bu proje kapsamında çalışan memnuniyeti ölçümleri ile çalışan marka algı anketleri ve sektör araştırmalarını katarak işveren marka stratejilerini değerlendiriyor ve hedefler ışığında tasarlıyoruz.
Güncel pandemi şartlarından bir örnek ile tamamlayacak olursak dijitalleşmeyi baz alabiliriz. İzin süreçlerinden duyurulara uzanan dijital İK self servis uygulamaları projeleri yapmaktayız.
Günümüzde çalışanların iç iletişim çalışmalarını arttırmak için teşekkür et projesi gibi projelerle de erişilebilir, motivasyon ve inovasyon perspektiflerini ortaya koyuyoruz.
Müşterimiz bize hangi sorunlar sebebiyle başvuru yapıyor?
Müşterilerimiz bazen direkt sorunları tespit edip geliyorlar. Bazen ise sorunu tespit etmek bize düşüyor. Bazen de başka bir departman projesi için hizmet talebinde bulunduklarında işin ucu bir şekilde insan kaynaklarına bağlanıyor.
Bu yüzden aslında gelişen ve değişen dünya düzeninde özellikle de günümüz şartlarında İK stratejik bir konumda olmalı, sürdürülebilir bir şirket olabilmek, müşteri deneyimi kavramının yanına çalışan deneyimini sağlamak odağımızı çevirmemiz gereken bir noktadır.
Tüm bunları projelerimiz içerisinde müşterilerimize bir kültür, bilinç olarak aktarmaya çalışıyoruz.
İnsan Kaynakları Danışmanlığı
İnsan kaynaklarının temelini ve organizasyon tasarımını doğru kurmak, sürdürülebilir şirket yapısını güçlendiren en büyük çıktı olarak karşımıza çıkmaktadır.
Proje öncesinde kişilerin raporlama mekanizmalarının olmamasını; takımların ve ekiplerin olmaması yüzünden kaybedilen zamanları ve eforları; süreçlerin ve şirketlerin büyüme sancılarını göz önüne alıyoruz. Böylece uzun vadeli pozisyonları ve yönetim şekillerini de şirketin bünyesine katmış oluyoruz. Herkesin çok şapkalı görevlerinden çıkıp Henry Ford’un da dediği gibi “Hata değil çare bulan” bir yapı sergileyerek şirketin çerçevesini çizmiş oluyoruz. Ve bunu yalnızca kısa vadeli bir tasarım ile değil orta ve uzun vadeli organizasyon tasarımları ile hayata geçiriyoruz. Böylece şirket uzun vadede vizyonuna doğru ilerlerken sağlam adımlarla yola çıkmış oluyor.
Çalışan deneyimi süreçlerinde yaptığımız projelerde, çalışanların motivasyonlarının yükseldiğini farkediyoruz. Ayrıca şirketin kendini, çalışanın yanında hissettirmesini sağlayarak hem bireysel performansa hem de şirketin performansına olumlu etkiler yarattığını görüyoruz.
Bu süreçte en sevdiğimiz anket, Çalışan Marka Sadakati anketidir. Soru şöyle: Çocuğunuzun burada çalışmasını ister misiniz?
Cevaplar bizi birçok farklı noktalara götürdüğü oluyor ve şapkamızı önümüze koyup düşünüyoruz.
Bireysel performans sistemlerini kurduğumuz şirketlerde, hedefle gerçekleşen uyumları ile çalışanların süreçlerdeki kendini ortaya koymasını sağlıyor ve iç iletişimi arttıran geri bildirimler alıyoruz. Çünkü çalışanların yaptıkları ile sonuçları arasındaki bağlantıyı kaybetmemesi için sonuçların kişilerle paylaşılması çok önemli bir noktadır.
Süreçlerde kişilerin neye ihtiyacı olduğunu öğrenmesini, geleceğin yönetici adaylarının şirketlerde ki eğitim planlarının belirlenmesini ve yetenek yönetimi projeleri ile şirketin kontrollü ve otomatik pilotta gitmesini sağlıyoruz.
Departmanlar arası sinerjileri kurmak İK projelerinde günlük akışta hızlı kazanımlardan biridir.
Son olarak, şirket sahipleri tarafından da turnover yüzdesinin düşmesi, mutlu çalışanlar yaratmak, iş veren marka algısının güçlenmesi, süreçlerin verimli gitmesi şeklinde çıktıları ortaya koyuyoruz.
Bu aşamaya kadar bahsettiklerimiz aslında Albert Solino olarak süreçlerimizi kapsamaktadır.
Albert Solino olarak bizler gelişen ve değişen dünya düzeninde değişim hızına ayak uyduruyor, şirketlerin atacakları adımlarda daima yol gösterici olmaya çalışıyoruz.
Bizim için Bill Gates in dediği gibi “En mutsuz müşterileriniz en iyi veri kaynaklarıdır.” sözü ile geri bildirimlerle her daim müşterilerimizin ihtiyaçlarına net cevaplar vermekteyiz.
Sürecimiz, sensörlü bir ışık gibi; ihtiyaç duyulduğu anda orada olduğumuzu müşterilerimize hissettiriyoruz.
Müşterilerimizin taleplerine istinaden mevcut durum analizimiz ve yol haritamızla çıktığımız yolda bir bütün halinde hareket ediyor ve müşterimizin projesinin hedeflerini gerçekleştirmesini ortak bir özveri ve çalışma disiplini ile olduğuna inanıyoruz.
İnsan Kaynakları Yönetimi Danışmanlık Projelerinde Başarı Sağlamak
Projelerimizi her zaman değer yaratma üzerine kurmaktayız.
Projelerde başarımızı;
- İnsan kaynakları göstergelerinden ÇMA oranları
- Turnover oranı
- İşveren marka algısı sonuçları
- Bireysel performans hedef artışları üzerinden ölçmekteyiz.
Departman sinerjilerinin yansımaları ile ortamdaki huzurlu havadan projenin kazanımlarını ortaya koyabiliyoruz. Kişilere farkındalık sağladığımızda ve öneri sistemi çalışmaya başladığında başarıyı gözlemleyebiliyoruz.
Tabii bazen bir taşa yapmasını beklediğimiz etki o taşın dış yüzeyinde bir farklılık yaratmayabiliyor ve bu noktada vazgeçmeden aslında iç yapısındaki değişiklikleri görmeye çalışarak takip edebiliyoruz.